Ferraro’nun Başarısının Anahtarı: Yetenekli İnsan Kaynağı
Ferraro, 1951 yılında Giuseppe Ferraro tarafından kuruldu. O dönem İtalya’nın tekstil boyama ve terbiye sektöründe en geniş alanına sahip Busto Arsizio bölgesinde, oldukça ‘ilkel’ bir teknolojiyle en önemli tekstil firmalarına servis ve bakım hizmeti sağlıyordu. Tekstil üretim sürecinin gerekliliğini öğrenen Ferraro, ilk makinelerin verimliliğini ve etkinliğini artırmak, yenilerini geliştirmek için ortaklarını zorladı.
ÇALIŞANLAR KENDİLERİNİ ‘ŞİRKET HİSSEDARLARI’ GİBİ HİSSEDİYOR
Ferraro’nun gelişimini kurulduğu günden bu yana yönlendiren “tutku” bugün de üretim felsefesinin temelini oluşturuyor. Çalışanlar, şirketin ayrılmaz bir parçası konumunda. Herhangi bir yeni gelişme ve yönetim kararında aktif olarak yer alıyorlar. Hepsi kendilerini “şirket hissedarları” gibi hissediyor ve buna göre davranıyorlar. Birçok insan kariyerine Ferraro’da başladı ve 40 yıl sonra Ferraro’dan emekli oldu. Ferraro Genel Müdürü Alex Zucchi, “Tecrübe, satın alamayacağınız veya kopyalayamayacağınız bir şey” derim. Tecrübeyi kendiniz inşa etmelisiniz ve bu zaman alır. Hiç şüphesiz Ferraro başarısının anahtarı; yetenekli insan kaynağıdır diyebiliriz.” dedi.
“TÜRKİYE HER ZAMAN ANA HEDEF PAZARIMIZDAN BİRİNİ TEMSİL EDİYOR”
Zucchi, “Türkiye her zaman ana hedef pazarımızdan birini temsil ediyor. Mevcut ekonomik durumla ilgili bazı endişelere rağmen, gelecek yıl için çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Ferraro, alanındaki en yüksek kaliteyi temsil ediyor ve Türk müşteriler de her zaman en iyisini elde etmek istiyor. Türk yatırımcılar, Türkiye’ye veya yurt dışına yatırım yaptığı için Ferraro, ana tedarikçilerinden biri. Ferraro’nun esas işi, hâlâ kumaş sıkıştırma, bu nedenle Türk müşterilerimize en iyi kumaş stabilitesini sağlamak için performansı yüksek makineyi sunmaktan gurur duyuyoruz.” diye konuştu.
Zucchi şöyle devam etti: “2019, Barselona’daki ITMA yılı. Dünyadaki mevcut ekonomik durum altında, 2018’de yaptıklarımızı onaylamayı bekliyoruz (+%24). Yatırımlar Ferraro’nun DNA’sında var. Yeni makineler geliştirebilmek için para ve insan kaynakları açısından büyük çaba gerekiyor. Nitelikli mühendis arayışı içinde iş gücümüzü genişletiyoruz. Toplam gelirimizin %5’i yeni projeler, Endüstri 4.0 ve patentlere ayırıyoruz.”
