TMAS Üyeleri Baldwin ve imogo, Test Edilmiş Çözümlerini ITMA’da Sunacak
İsveç Tekstil Makineleri Derneği (TMAS)’nin iki üyesi olan Baldwin ve imogo, boyama ve terbiye işlemleri için su ve enerji tasarrufu sağlayan çözümlerini 8-14 Haziran tarihlerinde Milano’da düzenlenecek ITMA Fuarı’nda ziyaretçilerine tanıtacak.
TMAS Genel Sekreteri Therese Premler-Andersson; “Şu anda dünya çapında faaliyette olan tahminen 90.000 jet boyama makinesi var ve bunların %60-70’i en yeni geleneksel sistemlerde dahi enerji, su ve yapılabilecek boya ve terbiyelerindeki tasarruf açısından iki ila üç kat eskimiş durumda. TMAS şirketleri olan Baldwin ve imogo tarafından bu süreçler için son birkaç yılda piyasaya sunulan dijitalleştirilmiş ve hassas temassız püskürtme sistemleri düşünüldüğünde üretkenlik farkı önemli ölçüde daha yüksek.” dedi.
‘Test edilmiş ve onaylanmış’ püskürtme teknolojisi
Baldwin’in İsveç’te tasarlanmış ve üretilmiş tekstil terbiye ve yeniden nemlendirme için temassız bir püskürtme teknolojisi olan TexCoat G4’ü, yalnızca su, kimyasallar ve enerji tüketimini azaltmakla kalmıyor aynı zamanda tek ve çift taraflı terbiye uygulamaları olarak müşterinin gereksinimlerine uyum sağlama esnekliği sağlıyor.
TexCoat G4, neredeyse hiç atık olmadan doğru ve eşit terbiye kaplaması sağlamak için optimize edilmiş yazılım algoritmalarıyla birleştirilmiş hassas valf teknolojisinin bir kombinasyonu yoluyla kumaşın belirli özelliklerine ulaşmak için terbiye kimyasının tam miktarının kontrollü ve optimum şekilde kaplanmasına olanak sunuyor.
TexCoat G4 ile üretkenlikte %50 artış
TexCoat G4, geleneksel dolgu uygulama işlemlerine kıyasla su tüketimini %50’ye kadar azaltabiliyor. Enerji fiyatlarının değişken olduğu günümüz dünyasında, gaz ve elektrik maliyetleri, %35-50 oranında azaltılabiliyor. Daha yüksek hat hızlarına izin veren daha düşük yaş çekim sayesinde üretkenlikte de %50 artış görülüyor. Basitçe söylemek gerekirse her 2-3 pedin bir TexCoat G4 ile değiştirilmesi, ilave zemin alanı ve ilave işçilik olmaksızın maliyetin çok altında ek bir terbiye hattının üretkenliğini artırmaya eşit.
Baldwin’in küresel iş geliştirmeden sorumlu Başkan Yardımcısı Rick Stanford; “Dolgu ile geleneksel tekstil terbiyesi savurgan, modası geçmiş bir süreç. Yüksek yaş proses, yüksek enerji tüketimine neden oluyor ve sık banyo değişiklikleri, çok sayıda önlenebilir kimyasal atık üretiyor. Neyse ki markalar ve fabrikalar artık temassız hassas püskürtme sistemlerimizin yardımıyla çevresel ve ekonomik faydalar görmeye başlıyor. Bu sistemler ürün kalitesini artırıyor, fabrika karlılığını artırıyor ve ölçülebilir sürdürülebilirlik faydaları sağlıyor.” ifadelerini kullandı.
Daha az kimyasal kullanımı
Benzer etkileyici tasarruflar, imogo’nun Dye-Max sprey boyama teknolojisiyle artık tekstil boyamada da yapılabiliyor. Bir kilo kumaş için 0,6-0,8 litre gibi son derece düşük flotte oranı sayesinde geleneksel jet boyama sistemlerine kıyasla tatlı su, atık su, enerji ve kimyasal kullanımını %90’a kadar azaltabiliyor. Aynı zamanda başlamak için önemli ölçüde daha az yardımcı kimyasala ihtiyaç duyuluyor.
Dye-Max’in uygulama ünitesi, doğru ve tutarlı kapsama için hassas nozüllere sahip bir dizi yüksek hızlı dijital kontrollü valf içeren kapalı bir bölmeden oluşuyor. Yüksek üretim hızıyla birlikte neredeyse hiç atık içermeyen hızlı geçişler, yüksek üretkenlik ve benzersiz üretim esnekliği sağlıyor.
İmogo, ITMA 2023’te, İlk Seferde Doğru boyamada uygulama hacimlerini ve renk eşleştirmeyi önceden belirlemek için Dye-Max kurulumlarıyla birlikte kullanılan kendini kanıtlamış Mini-Max laboratuvar ünitesi gibi ilkelerini sergileyecek.
Dye-Max’in devasa potansiyeli, sürdürülebilirlik hedeflerine çözüm arayan markalar tarafından hızla fark edildi ve şu anda endüstriyel ölçekte bir kurulum devreye alınıyor. Daha fazla ayrıntıyı firma, ITMA 2023’ten önce duyuracak.