BTMA’ya İki Yeni Üye Eklendi, Üye Sayısı 49 Oldu
İngiltere Tekstil Makineleri Birliği (BTMA), 2025’te hızla ilerlemeye başladı ve üyelik sayısını son yıllardaki en yüksek seviyeye çıkardı. BTMA’nın üye sayısı Lancashire firmaları B&M Longworth ve E+R Group’un eklenmesiyle 49’a çıktı.
Elyaflar ve Polimerler için Geri Dönüşüm Sistemi: DEECOM

B&M Longworth DEECOM elyaf geri kazanım ünitesi.
Polimer ve kaplama endüstrileri için özel temizleme ve atık azaltma teknolojilerinin üretimi ve tedarikinde uzun bir geçmişe sahip olan Longworth, hem elyafların hem de polimerlerin geri dönüşümü için DEECOM sistemini geliştirdi.
DEECOM teknolojisi, presoliz adı verilen bir işlemde basınçlı buharı kullanarak elyafları ve polimerleri kompozit parçalardan başarıyla ayırıyor ve yeniden kullanıma sunuyor. Çözücüler, kimyasallar, yakma veya mekanik öğütme ihtiyacı olmadan malzemeler için gerçek döngüsellik sağlıyor.
Teknoloji, Longworth ve BTMA üyesi Cygnet Texkimp arasındaki bir ortaklıkla kompozit endüstrisi için ticarileştirildi. İlk DEECOM geri kazanım ünitesi yakın zamanda Manchester’daki Henry Royce Enstitüsü’ne kuruldu. Royce, geri kazanılmış elyaflar için yeni uygulamaları tam olarak araştırmak ve ticarileştirmek üzere öncü bir Ar-Ge programında dokuz önde gelen enstitüyü bir araya getiriyor.
Longworth JEC World 2024 Yenilik Ödülünü Kazandı
Longworth ve Innovate UK tarafından finanse edilen Emphasizing Projesi’ndeki ortakları, ömrünü tamamlamış rüzgâr kanatlarından malzemelerin geri kazanılması, yeniden boyutlandırılması ve seri üretim otomobil parçalarına dönüştürülmesi için Döngüsellik ve Geri Dönüşüm kategorisinde JEC Dünya 2024 Yenilik Ödülü’nü aldı.
Bu yeniden boyutlandırılmış malzeme, performans özelliklerini korumak için çeşitli kimyasallarla işlenmiş DEECOM tarafından geri kazanılmış cam elyaflarına dayanıyor.
Longworth, Ocak 2025’in sonunda öncü DEECOM çalışmaları nedeniyle bu yılki Make UK Ulusal Ödülü’nü Enerji ve Sürdürülebilirlik kategorisinde de kazandı.
Rulodan ruloya otomasyon

E+R’nin en son Genesis Air kaplayıcısı, pil teknolojileri, yakıt hücreleri ve tıbbi ürünler gibi sektörlerde geliştirme için kullanılıyor.
E+R Group, karbon fiber prepregler, tıbbi tekstiller, hidrofobik koruyucu giysiler ve PEM yakıt hücreleri gibi çeşitli son kullanım uygulamaları için gelişmiş baskı, kaplama, şekillendirme ve vakum biriktirme sistemleri de dâhil olmak üzere rulodan ruloya üretim makinelerinin önde gelen üreticileri arasında yer alıyor.
Grup ayrıca otomotiv uygulamaları için katı hal pil teknolojisi geliştirmek üzere çalışan bir konsorsiyumun yer aldığı Faraday Battery Challenge gibi çığır açan projelerde de aktif rol üstleniyor. Bunlar, sıvı veya polimer jel elektrolitler içeren lityum iyon bataryalardan farklı olan bu bataryalar, Birleşik Krallık’ın 2050 yılına kadar ulaşım ve cihazları elektriklendirerek net sıfır karbon emisyonuna ulaşma arayışında önemli rol oynuyor.
Grubun düşük karbonlu makineleri, sağlam tasarımları ve çok sayıda alt tabaka seçeneği sunma yetenekleri ile karakterize ediliyor ve tasarımları, genellikle dış şirketler veya üniversitelerle oyun değiştiren projeler üzerinde çalışan şirket içi teknoloji merkezindeki bilim insanları tarafından destekleniyor.
Grup, katı hal pil teknolojisini geliştirmek için çalışan Faraday Battery Challenge konsorsiyumunun bir üyesi. Lityum iyon ve diğer pillerin aksine, katı hal piller sıvı veya polimer jel elektrolitleri içermiyor ve Birleşik Krallık’ın 2050 yılına kadar ulaşım ve cihazları elektriklendirerek net sıfır karbon emisyonuna ulaşma arayışında önemli rol oynayabiliyor.

BTMA CEO’su Jason Kent.
BTMA saflarına yakın zamanda katılan diğer şirketler arasında, karbon ve aramidler gibi pahalı liflerin işlenmesinde kaynak verimliliğini sağlayan pnömatik iplik ekleme geliştiricisi Airbond ve gelişmiş dijital boyama ve terbiye sistemleriyle çok fazla ilgi çeken Cambridge merkezli Alchemie yer alıyor.
BTMA CEO’su Jason Kent; “Üyelerimizin birçoğunun havacılık, yenilenebilir enerji, otomotiv ve tıp sektörü gibi yüksek değerli endüstriler için ileri ve akıllı yeni malzemeler; özellikle yüksek performanslı elyaflar, teknik tekstiller ve kompozitler alanında aktif olarak yer alması çok cesaret verici. Bu başarının altında yatan önemli faktör; endüstri ile Birleşik Krallık’taki birçok üniversite ve enstitü arasındaki iş birliğidir ve daha önce hiç bu kadar güçlü olmamıştı.” dedi.
Henry Royce Enstitüsü 9 Ocak’ta, Avam Kamarası’nda, kritik ulusal zorlukları ele alabilecek, ekonomik büyümeyi artırabilecek ve Birleşik Krallık’ın inovasyonda küresel bir lider olarak konumunu güvence altına alabilecek entegre bir malzeme bilimi yaklaşımını daha da güçlendirmeyi amaçlayan Ulusal Malzeme İnovasyon Stratejisini duyurdu.