Gama İplik, Trützschler’i Tercih Etti
Gama İplik Firmasının Sahibi Zafer Kaplan
Üç iplik fabrikasında üretilen ipliklerin uygulamaları döşemelikten ev tekstiline, çoraplardan temizlik bezleri ve ambalajlara kadar uzanıyor. Ayrıca ürün yelpazesi, alev geciktirici veya antibakteriyel apre özel iplikleri ve gıda endüstrisi için ağır metal içermeyen ağartılmış iplikleri de içeriyor.
Her üç tesis de Trützschler makineleri ile donatıldı: Otomatik balya açıcılar Blendomat ve entegre cer makinelerine (IDF2) sahip çeşitli tarak türleri, özellikle iyi iplik kalitesine katkıda bulunuyor.
Trützschler, ‘it’s True’ adlı yayını için Gama İplik’in sahibi Zafer Kaplan ile bir röportaj gerçekleştirdi.
Gama İplik, dünyanın en büyük rejenere iplikçilerinden biri konumunda yer alıyor. Bu, çok fazla deneysel bilgi anlamına geliyor. Kullandığınız tipik hammaddeler nelerdir?
İşlediğimiz hammaddelerin bant genişliği, paçavra, kırpıntı veya diğer tekstil atıkları gibi tekstil üretim atıklarından tüketici sonrası malzemeye kadar değişiyor.
Her yıl milyonlarca ton eski tekstil toplanıyor, ancak kaliteler büyük farklılıklar gösteriyor. ‘İyi’ tekstil atığı satın alırken nelere dikkat ediyorsunuz?
Renk ve malzeme türüne göre sınıflandırılmış malzemeleri tercih ediyoruz, ancak bunun büyük zorluğu oluyor.
En büyük çevre sorunu, ultra ucuz giysilerdir. Son yıllarda hammadde kalitesi değişti mi? Hammaddenizi nereden satın alıyorsunuz?
Türkiye’de daha çok paçavra ve kırpıntı satın alıyoruz. PET şişeler çoğunlukla dünyanın her yerinden ithal ediliyor. Kırpıntıların kalitesi Türkiye’de son yıllarda gerçekten kötüleşiyor. Üretim sürecinde daha fazla kirlenme olduğunu açıkça görüyoruz. Giyim üretimindeki süslü eşyaların iplikleri maalesef düşük kaliteye sahip.
Çeşitli temel nitelikler, hammaddelerin işlenmesinde kesinlikle özel bir yaklaşım gerektiriyor. Tekstil atıklarını nasıl ayırıyor ve kesiyorsunuz?
Manuel ayırmanın yolu yok. Operatörlerimiz malzemeleri değerlendirmede çok deneyimli. Manuel sıralama önemlidir. Ayrıca ön kesim ve parçalama işlemlerini gerçekleştirmekteyiz.
Sizin bakış açınızdan: Tekstil geri dönüşüm sürecinin ana zorlukları…
Her şey iyi insanlar ve en iyi makinelerle ilgili. Yönetim kadrosundan veya operatör olsun, ekibimizin sürekli artan tecrübesine büyük önem veriyoruz. Ayrıca üretim makinelerinin kabiliyeti, teknolojisi ve kalitesi de çok önemlidir.
İşletmenizin en zor kısımlarından biri, sabit kalitede üretimdir. Bunu nasıl yönetiyorsunuz?
Şirketimizde, operatörlere sürekli bilgi birikimi ile rehberlik eden ve tüm üretim sürecini kontrol eden iyi eğitimli bir laboratuvar ekibimiz var.
Trützschler makinelerinin prosesiniz ve – tabii ki – elde ettiğiniz iplik kalitesi için faydaları nelerdir?
Fabrikamızda TC 03, TC 07, TC 11, TC 15, TC 19i var, yani her tür Trützschler tarak makinesine sahibiz. Ve tüm Trützschler ekipmanının kalitesinden ve kapasitesinden çok memnunuz. Rejenere eğirme işleminde kilit makineler olduklarını söyleyebilirim.
Avrupa Tekstil Etiketleme Yasasına göre son ürününüzdeki malzemelerin karışımını nasıl belirliyorsunuz?
Elbette bir kimya laboratuvarımız var. Malzeme bileşimi ile ilgili gerekli tüm testler orada yapılıyor.
Sürdürülebilirlik, hepimiz için büyük bir gelecek meselesidir. Gelecek için ne tür zorluklar ve gelişmeler bekliyorsunuz?
Rekabet gittikçe zorlaşıyor. Piyasada geri dönüştürülmüş ipliğe büyük bir talep var. Ancak eksik olan şey yeterince iyi hammaddelerin olmaması.
Üretilen iplik hangi uygulamalar için kullanılacak?
Hemen hemen tüm tekstil, giyim, döşemelik, çorap, halı ve çok daha fazlası için iplikler üretiyoruz. Üretimin yüzde 50’si Türkiye’de kalıyor, diğer yarısı Almanya, Belçika ve Kuzey Amerika dâhil 16 farklı ülkeye ihraç ediliyor.