Eliar, ‘Dijital Fabrika’ ile Tekstil İşletmelerinin Dijital İkizlerini Oluşturuyor
Röportaj: Özge Çağıl Sütcü
Eliar, Ar-Ge ve sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında alanında devrim niteliğindeki ‘Eliar Dijital Fabrika’yı geliştirdi. ‘Dijital Fabrika’ ile tekstil işletmelerinin dijital ikizleri oluşturuluyor ve gerçek zamanlı ürün takibi yapılıyor. Bu sayede işletmeler, karbon ayak izlerini anlık olarak izleyerek verimlilik analizi yapabiliyor, gerçek zamanlı maliyetlerini izleyebiliyorlar.
1984 yılından beri tekstil terbiye endüstrisi için özel olarak tasarlanmış ve geliştirilmiş otomasyon sistemlerinin global bir oyuncusu olarak faaliyetlerini sürdüren Eliar Elektronik San. A.Ş.; Hindistan, Bangladeş, Pakistan, Özbekistan ve Vietnam başta olmak üzere 45’ten fazla ülkeye ihracat yapıyor.
Tekstil Teknoloji dergisi olarak Eliar İhracat Satış & Pazarlama Lideri Ata Turgutalp ile özel bir röportaj gerçekleştirdik. Turgutalp, tekstil işletmelerinin dijital ikizlerini oluşturan Eliar Dijital Fabrika hakkında bilgiler vererek, Eliar Akıllı sensörlerinden, Eliar Akademi’den ve sürdürülebilirlik hedeflerinden bahsetti.
“Firmanızın pazardaki konumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Yakın gelecekte Türk ve dünya tekstil makineleri pazarıyla ilgili hedefleriniz nelerdir?
Şirketimizin kurucu kodlarından aldığımız Ar-Ge kültürünü son kullanıcılarla buluşturmamız, yenilikçi ve özgün bakış açımız, çevik organizasyon yapımız sayesinde koşulsuz müşteri memnuniyetini esas alarak global operasyon yürütmeyi hedefliyoruz. Aynı zamanda sektörde geniş ürün yelpazemiz, elektronik, mekatronik ve yazılım arasındaki sağlam entegre yapımızdan aldığımız güç ve Endüstri 4.0’a odaklanan çözümlerimizle tanınıyoruz. Açıkçası önümüzdeki süreçte dijitalleşme ve yapay zekâ çözümlerinin tüm endüstriyel sektörlerde olduğu gibi tekstil sektöründe de oldukça önem arz edeceğini düşünüyoruz. Bundan hareketle bu alanlara yatırım yapıyoruz ve içinde bulunduğumuz dijital dönüşüm çağında tüm bilgi birikimimizi endüstride dijitalleşmeye ve sürdürülebilir üretime yönelik ürün ve hizmetler geliştirmek için kullanıyoruz.
İhracat pazarlarınız ve yurt dışı yapılanmanız hakkında bilgi verebilir misiniz? Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz? İhracat pazarlarını arttırmaya yönelik ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz?
Eliar’ın 45’ten fazla ülkede çalışan on binlerce kontrol cihazı ve 1.500’den fazla otomasyon sistemi bulunuyor. Dikeyleşmenin küresel başarının anahtarı olduğuna inansak da özel olarak odaklandığımız ana ihracat pazarlarımız arasında; Hindistan, Bangladeş, Pakistan, Özbekistan ve Vietnam yer alıyor. Bu pazarlarda yerel distribütörlerle stratejik ortaklıklar kuruyoruz. Her pazarın ihtiyacına göre uyarlanmış birinci sınıf otomasyon çözümleri sunmamız sayesinde bu pazarlarda güçlü bir varlığımız var.
“Kuzey Afrika ve Güney Amerika’da Ürün ve Hizmetlerimize Talepte Artış Var”
Tekstil endüstrisi gelişmeye ve genişlemeye devam ediyor; dolayısıyla biz de büyük potansiyele sahip ve gelişmekte olan pazarlara yöneliyoruz. Son yıllarda tekstil üretiminin hızla büyüyüp geliştiği Kuzey Afrika ve Güney Amerika’da da ürün ve hizmetlerimize olan talepte önemli bir artış görüyoruz. Bu noktada ana hedefimiz; müşteri memnuniyeti odağımızı kaybetmeden yurt dışı pazarlarımızdan da birer ana pazar üretebilmek. Bu noktada da günümüz dünyasının teknolojik olanaklarıyla beraber dijital pazarlama alt yapımızı güçlendiriyoruz. Aynı zamanda konvansiyonel ama vazgeçilmez unsurlar olan fuar katılımlarımızı da artırıyoruz.
Çevre dostu, sürdürülebilir üretim için ne tür önlemler alıyorsunuz? Ürünleriniz ne kadar çevre dostu ve sürdürülebilir?
Sürdürülebilirliğin önemi, günümüzde küresel bir farkındalık düzeyine ulaşmış durumda.
Eliar olarak tekstil sektöründe sürdürülebilirliğin öneminin uzun zamandır farkındayız ve kuruluşumuzdan bu yana bu konuda kararlı bir şekilde hareket ediyoruz. Açıkçası tekstil üretiminde çevresel ayak izinin azaltılması ve sürdürülebilirlik; ürün geliştirme ve üretim süreçlerimizin çok önemli bir parçasını oluşturuyor. Müşterilerimizin yalnızca otomasyon ihtiyaçlarını karşılamakla kalmıyor aynı zamanda müşterilerimizin kendi sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu, sürdürülebilir ürünler ve çözümler sunmak için yorulmadan çalışıyoruz. Tüm bu çalışmaların sonucunda, geçtiğimiz yıl sektöre devrim niteliğinde bir yaklaşım sağlayacak Eliar Dijital Fabrika’yı geliştirdik. ‘Dijital Fabrika’ ile tekstil işletmelerinin dijital ikizlerini oluşturuyoruz ve gerçek zamanlı ürün takibi yapıyoruz. Bu sayede de işletmeler karbon ayak izlerini anlık olarak izleyebiliyor, verimlilik analizi yapabiliyor ve gerçek zamanlı maliyetlerini izleyebiliyorlar.
Sürdürülebilir bir endüstrinin geleceği için dijitalleşme ve Ar-Ge projeleri bir zorunluluk haline geldi. Firma olarak dijitalleştirilmiş çözümleriniz nelerdir? Bu ürünlerin kullanıcılara sağladığı avantajlardan bahsedebilir misiniz?
Şirketimizin adı aslında; “Elektronik”, “İmalat” ve “Ar-Ge” anlamına gelen Türkçe kelimelerin kısaltmasından oluşuyor. Adımızdan da gelen ilham; araştırma, proje ve teknoloji geliştirmeye olan bağlılığımızı yansıtıyor. Zaten tekstil otomasyon sektörüne hizmet veren bir firma olarak dijitalleşme bizim temel motivasyonumuz. Eliar Akıllı Sensörler ve Dijital Fabrika bu konuda örnek verilebilir. Eliar Akıllı Sensörleri, mobil uygulamayla uzaktan kontrol edilebilen bir sensör ürün ailesi. Dijital Fabrika ise fabrikanızın dijital ikizidir. RFID Teknolojisini kullanan dijital fabrika, sanal ortamda yalnızca fabrikanın anlık olarak izlenmesini değil bu verileri hızlı şekilde analiz edip en verimli olan planlamaların yapılmasını, böylece fabrikaların dijital ortamdan yönetilmesini mümkün kılıyor.
“Yapay Zekâyı, Müşteri Memnuniyeti Süreçlerimize Dâhil Etmek için Çalışmalar Yürütüyoruz”
Satış sonrası servisler ve hizmetler konusunda müşterilerinize neler sunuyorsunuz? Bu noktada müşterilerinizden ne tür feedbackler alıyorsunuz?
Açıkçası Eliar ailesi olarak bizim otomasyon projelerimize yaklaşımımız, her zaman biraz daha içsel bir bakış açısı taşıyor. Bizim için otomasyon sadece bir proje değil, aynı zamanda bir üretim ortaklığı anlamına geliyor. Bizim bir işletmede proje gerçekleştirmemiz, proses otomasyonu konseptinin doğası gereği de uzun vadeli bir çözüm ortaklığı getirmek.
Müşterilerimize özel otomasyon çözümleri sunarken başarılı bir proje için müşteriyi ve üretimini anlamakla başlıyoruz. Müşterimizin geleneksel tekstil alışkanlıklarını günümüz endüstri 4.0 standartlarına taşıyana kadar, bu süreçte müşterimizle birlikte adım adım ilerliyoruz. Bu çalışmaların sonrasında projemizi sadece hayata geçirmek de yetmiyor. Çünkü gerçek başarının devamlılık olduğunu çok iyi biliyoruz.
Şu an hizmet verdiğimiz hemen hemen her pazarda kesintisiz lokal müşteri memnuniyeti desteği sunmaya çalışıyoruz. Bunun haricinde Türkiye merkezli güçlü ekibimiz de diğer ülkelerdeki arkadaşlarımızı desteklemek ve eğitmek noktasında daima hazır bulunuyor. Bünyemizde bulunan ‘Eliar Akademi’ ile hem müşterilerimizin paydaşlarının eğitimlerini hem de iç eğitimlerimizi başarıyla gerçekleştirebiliyoruz. Bu yaklaşımımız sayesinde müşterilerimiz bize her zaman her şekilde ulaşabileceklerini ve her konuda destek isteyebileceklerini biliyor. Açıkçası bu farkındalık da marka bilinirliğimizi oluşturan en temel sebeplerden birisi.
Bunların yanında, uzun yıllardır sistemlerimiz özelinde uzaktan izleme ve SCADA çözümleri üzerinde çalışıyoruz. Veri bilimi ve kestirimci bakım modüllerimiz sayesinde birçok sorunu önceden anlayıp analiz etmek ve çözmek Eliar’a özgü önemli bir kazanım. Ayrıca önümüzdeki süreçte yapay zekâyı da müşteri memnuniyeti süreçlerimize dahil etmek için ciddi çalışmalar yürütüyoruz.
“2023, Her Şeye Rağmen Otomasyon Bilincinin Arttığı Başarılı Bir Dönemdi”
2023 yılı firmanız açısından nasıl geçti? Makine satışlarınız ve ihracat rakamlarınız ile değerlendirebilir misiniz?
2023, ülkemizdeki acı deprem felaketiyle başlayıp daha sonra bir daha hiç yaşanmasını temenni ettiğimiz küresel çaplı etkileri olan savaşlarla devam etti. Bu olaylar ister istemez global enflasyonu tetiklediği gibi tekstil ürünlerine olan talebi de etkiledi. Öte yandan global ekonomik istikrarsızlığı da beraberinde getirerek piyasalarda güvensizlik ortamı oluşturdu ve bazı girişimcileri yatırım yapma konusunda tereddütte düşürdü. Fakat tüm bunlara karşın artık tekstil sektöründe otomasyonun zorunluluğu genel bir kabul görmüş durumda. Dolayısıyla küresel rekabetin arttığı bu dönemde, sürdürülebilir üretim yapmak ve dolaylı olarak maliyetlerini düşürmek isteyen yatırımcılar, otomasyona olan ihtiyacın farkındalar. Bu noktada 2023’ü tatsız olaylarla hatırlayacak olmamıza rağmen, ticari açıdan bakıldığında otomasyon bilincinin arttığı ve başarılı bir dönem geçirdiğimizi söyleyebilirim.
“Türkiye’nin Ar-Ge Çalışmalarına En Çok Kaynak Ayıran İlk 10 Şirketi Arasında Yer Alıyoruz”
2024 yılı beklentileriniz ve hedefleriniz nelerdir? Yakın gelecekte yeni ürün ve yatırım çalışmalarınız olacak mı?
Eliar Elektronik San. A.Ş., sektördeki 40 yıllık öncü gücünü ve yetkinliğini, kökenindeki mühendislik ekolünden sayısız Ar-Ge çalışmasından ve sürekli daha iyisini hedefleme tutkusundan alıyor. Ar-Ge ekibimiz tarafından geliştirilmiş dijital ikiz projesi Dijital Fabrika ürünümüz sektörün dijitalleşme ihtiyacına cevap veriyor ve 2024 yılında da daha fazla ses getireceğine inanıyoruz.
En son katıldığımız ITMA 2023 Fuarı’nda Ar-Ge merkezimiz bünyesinde yürüttüğümüz görüntü işleme ve robotik çözümlere dair projelerimizi tanıtmaktan gurur duymuştuk. Tabi ki; Eliar’da Ar-Ge çalışmaları sadece bunlar ile sınırlı değil. Ar-Ge merkezimiz, ulusal ve birçok uluslararası akademik kuruluş ile Ar-Ge projelerini artırarak devam ettiriyor. Hatta geçtiğimiz günlerde yayınlanan 2022 yılı Ar-Ge harcamaları sıralamasında Elektrik-Elektronik alanında Türkiye’nin Ar-Ge çalışmalarına en çok kaynak ayıran ilk 10 şirketi arasına girerek bu tutkusunu bir kez daha kanıtladı.
Bildiğiniz üzere 2024 yılında ITM 2024 Fuarı’nda gerçekleştirilecek. Fuar için ne tür hazırlıklar yapıyorsunuz? ITM 2024 Fuarı’nın tekstil makineleri sektörüne kazandırdıkları hakkında neler söylersiniz?
ITM 2024, özellikle son fuardan sonra dünyanın en önemli ve beklenen tekstil ve giyim teknolojisi fuarlarından biri haline geldi. Bu fuar, endüstri profesyonellerini, üreticileri, araştırmacıları ve dünya çapındaki tekstil meraklılarını bir araya getirerek tekstil sektöründeki en son gelişmeleri sergileme fırsatı sunuyor.
Bu önemli etkinliğe katılmanın değerinin farkındayız. Bu nedenle ITM 2024 için hazırlıklarımıza büyük bir heyecanla başladık. Etkinliğin sorunsuz bir şekilde gerçekleşmesi için büyük bir çaba harcıyoruz. Bu sene fuar için iki ayrı alanda toplam 410 m2standımız olacak. Artık sadece gün sayıyoruz. Amacımız, kültürümüzü, 40 yıllık tecrübemizi ve gelecek vizyonumuzu misafirlerimize de aktardığımız bir deneyim sunabilmek.