Fransa: Tekstil Endüstrisi ve Modanın Kalbi
Yaklaşık 644.000 km² yüz ölçümüne sahip olan Fransa; Paris, Eyfel Kulesi, Versay Sarayı, Notre Dame Katedrali, Bordeaux’daki şarap bağları, Napolyon’u ve Maria Antoinet’i ile dünyanın en gözde ülkeleri arasında yer alıyor. Fransa, diplomasi, tarih, teknoloji, insan hak ve özgürlükleri, mimari, sanat ve spor gibi alanlardaki geçmişiyle de ön plana çıkıyor.
Batı Avrupa’da yer alan Fransa’nın başkenti Paris; bilim, kültür, sanat alanlarında da en popüler yerlerden biridir. Sen nehrinin iki yakasına kurulan kent, birçok açıdan Londra ve New York gibi iş hayatının atmosferini yansıtan Avrupa ülkelerinden en popüleridir. Fransa’da ana karada 12 bölge vardır. Beş adet bölge deniz aşırı uzaklıkta olup Fransa’ya bağlı topraklar için ayrılmıştır. En büyük şehirleri arasında; Marsilya, Lyon, Nice, Nantes, Strasbourg, Montpeiller, Bordo, Nimes, Aix-en-Provance, Rouen ve Toulouse bulunuyor.
Fransa, aynı zamanda Avrupa Konseyi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Avrupa Parlamentosu (AP), Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatı (UNESCO), Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD), Avrupa Uzay Ajansı (ESA), Uluslararası Polis Teşkilatı (INTERPOL) ve Avrupa Kolordusu’na (EUROCORPS) ev sahipliği yapıyor.
BİRÇOK ÜNLÜ MARKADA FRANSA’NIN İMZASI BULUNUYOR
Konfeksiyonda en büyük ihracatçı ülkelerden biri olan Fransa, dünya modasının çıkış noktası olarak görülüyor. Bu sebeple; Balmain, Chanel, Christian Dior, Jean Paul Gaultier, Givenchy, Lacoste, Christian Lacroix, Lanvin, Christian Louboutin, Louis Vuitton, Chloe, Hermes, Balenciaga, Cacharel, Nina Ricci, Celine, Isabel Marant, Guy Laroche, Pierre Cardin markaları, Fransa’nın imzasını attığı adını sıkça duyduğumuz büyük markalardır.
FRANSA, TEKSTİL ALANINDA ETKİN BİR ROL OYNUYOR
Fransa’nın hızla büyüyen tekstil endüstrisi, Türkiye’nin ve dünyanın birçok ülkesinin odak noktası olmaya devam ediyor. Fransız tekstil pazarı, birçok yerli ve yabancı oyuncu ile oldukça gelişmiş, olgun bir Pazar olmaya devam ediyor. 2018 yılında, Fransız tekstil endüstrisi, toplam 58.240 çalışanı olan ortalama 20 çalışanı bulunan yaklaşık 548 şirketten oluşuyordu. Giyim pazarının toplam değerinin %43,9’unu oluştururken, kumaşlar %30’unu temsil ediyor. Fransa’daki endüstri büyük olmasına rağmen, az miktarda yüksek teknik ve yüksek değerli ürün satan birkaç küçük, niş şirket tarafından yönetiliyor.
Fransa’da tekstil sanayii, iplik alt sektörü, dokuma alt sektörü (kumaş imalatı) ve kumaş terbiye ve bitimi olarak 3 ana kolda incelenebilir. Fransa, Almanya ve İtalya ile birlikte Avrupa’nın önde gelen teknik tekstil üreticileri arasında bulunuyor. Ülkenin toplam tekstil üretiminin üçte biri teknik tekstiller sektöründe yapılıyor. Fransız fonksiyonel ve teknik tekstil sektörü, başta endüstriyel tekstiller, havacılık, inşaat, otomotiv, medikal, koruyucu giysi ve hijyenik ped sektörleri olmak üzere birçok sanayi kolunda faaliyet gösteriyor.
Fransa’da, teknik tekstillerin ana tüketicileri sanayi (%20), medikal (%16), güvenlik (%10), inşaat (%10) ve tarımsal tekstil ürünleri (%8). Giysilerin ana dağıtıcıları özel zincirler (%23), bağımsız satıcılar (%13) ve süper hipermarketler (%14). Önceki yıllara benzer şekilde, ülkeye göre büyük tekstil tedarikçileri Çin, ardın- dan da İtalya, Bangladeş, Türkiye, Hindistan, Almanya, Tunus, Belçika, Portekiz ve Pakistan’dır.
Fransız Tekstil Makineleri Üreticileri Birliği (UCMTF), alanında uzman 30 adet tekstil makine üreticisi ile birlikte Avrupa, Kuzey Afrika ve Orta Doğu’da ve aynı zamanda Amerika’da ve tekstil sektörünün hızla gelişmekte olduğu Asya’nın bölgesel ihracat pazarlarında etkin bir role sahip. İhracat, şirketlerin yaklaşık 1 Milyar Euro (1,2 milyar ABD Doları) olan cirosunun %91’inden fazlasını oluşturuyor.
Fransız tekstil makineleri ihracatının 2017 yılında sektörlere göre dağılımı şöyle: %56,1 Dokuma hazırlık ve Dokuma, %15,9 Boya ve Terbiye, %12,7 Nonwoven, %12,4 Eğirme hazırlığı, Eğirme, Büküm ve Tekstüre, %2,9 Aksesuar ve Yedek Parçalar.
Fransız tekstil makineleri ihracatının 2017 yılında bölgelere göre dağılımına baktığımızda ise; %49,4’ü Asya, %21,9’u Batı Avrupa, %9,2’si Türkiye, %8’i Kuzey Amerika, %7,1 Orta ve Doğu Avrupa, %3’ü Afrika, %1,3’ü ise Orta ve Güney Amerika’ya yapıldığını görüyoruz.