“Hedefimiz, Türkiye’nin Sürdürülebilir Tekstilde Bir Üs Haline Gelmesini Sağlamak”
Röportaj: Dilek Hayırlı
Lenzing Türkiye İş Geliştirme Bölüm Müdürü İlkşen Dedeoğlu Demiray: “Türkiye dünyaya en çok tekstil ihraç eden 4’üncü ülke konumuna yükseldi. Hedefimiz dünya ihracatından bu derecede önemli pay alan Türkiye’nin sürdürülebilir tekstilde de bir üs haline gelmesini yerli üreticilerimizle birlikte sağlamak.” dedi.
Avusturya merkezli, 85 yıllık köklü bir şirket olan Lenzing Grubu yenilenebilir ağaç ham maddesinden çevreye duyarlı özel elyaflar üretiyor. Dünyanın en büyük selülozik elyaf üreticilerinden biri olan firma, sürdürülebilirlik alanında sektörde inovasyon lideri konumunda bulunuyor. Firma sürdürülebilirlik stratejisini üç temel ilke doğrultusunda yürütüyor; değişim için iş ortaklığı, döngüsel ekonomiyi teşvik ve değer zincirinin yeşillendirilmesi. Ayrıca iklimin korunması, kaynak verimliliği ve biyolojik çeşitlilik gibi öncelikli çevre sorunlarıyla etkin bir şekilde mücadele ediyor. Firmanın hammaddesi yenilenebilir sertifikalı ağaç kaynaklarından oluşuyor. Üretim süreçlerinde su ve enerjinin kullanımından endüstride standartları belirleyen inovasyonlar geliştiriyor. Örneğin Lenzing™ Ecovero™ Black ile üretim aşamasında siyah pigmentlerin elyaf çözeltisinin içine işlenmesi ile elde edilen, daha az enerji ve su tüketerek daha çevreci olan kumaşı tüketici ve üreticilere sunuyor.
Tekstil Teknoloji dergisi olarak Lenzing Türkiye İş Geliştirme Bölüm Müdürü İlkşen Dedeoğlu Demiray ile bir röportaj gerçekleştirdik. Demiray, Lenzing’in sürdürülebilir üretim çalışmaları, dünya ve Türkiye pazarındaki konumu ve geri dönüşüm ile ilgili geliştirdikleri projeleri anlattı. İşte röportajdan öne çıkan başlıklar…
“Hem Dünyada hem Türkiye’de çok marka sürdürülebilir ürünleri koleksiyonlarına eklemeye başladı”
Ağaç kaynaklı elyaflar olan ‘viskon’, ‘modal’ ve ‘lyocell’; çevreye, doğaya, insana ve biyoçeşitliliğe nasıl bir değer kattı? Bu elyaflar hangi alanlarda daha çok rağbet görüyor?
Ürünlerimizin hammaddesi ağaç, yani doğal bir maddeden oluşuyor. Dolayısıyla hammadde aşamasından üretim zinciri ve sevkiyata kadar çevreye saygılı bir bilinçle üretim yapıyoruz. Moda endüstrisinde sürdürülebilir elyaf kullanım oranının istenilen seviyelerde olmadığı bir gerçek. Ancak tüketiciler tarafından artan talebin üreticileri de sürdürülebilir tekstil ürünleri üretmeye teşvik etmesi umut verici bir gelişme. Hem küresel anlamda hem de Türkiye’de daha çok marka sürdürülebilir ürünleri koleksiyonlarına eklemeye başladı. Önümüzdeki süreçte bu artışın koleksiyonların önemli bir bölümünü kapsayacağını ve döngüsel modanın tekstil endüstrisinin dönüşümüne öncülük edeceğini düşünüyoruz. Biz Lenzing olarak sürdürülebilir tekstilin kullanımını yaygınlaştırmak ve sektör için bir standart oluşturmak için denimden active giyime, ayakkabıdan ev tekstiline kadar çok geniş bir alanda inovasyonlar geliştiriyoruz. Türkiye pazarında da tekstil üreticilerinden aldığımız olumlu geri dönüşler bize sürdürülebilir tekstilin geleceği konusunda umut vadediyor.
Lenzing’in selülozik elyaflarını kullanan markalardan bazılarını paylaşabilir misiniz?
Lenzing olarak dünyada sürdürülebilirliği gündemine alan pek çok büyük markayla iş birliği yaparak tekstil sektörünün çevresel etkilerini azaltabilecek süreçlerde beraber çalışıyoruz. Türkiye’de de sürdürülebilirliğe önem veren markaların sayısı hızla artıyor. Lenzing elyaflarını kullanan dünya markaları arasında; Massimo Dutti, Zara, Mango, Lacoste gibi markalar yer alıyor. Türkiye’de ise; Yargıcı, Mavi, Perspective gibi markaların yanında Muun, Lando Studio, Jimmy Key gibi markalar da bulunuyor. Haziran ayında Muun markası Tencel™ elyafları kullanarak Joyfull Nature adında sürdürülebilir bir koleksiyonu mağazalarına taşıdı. Hemen ardından Jimmy Key Tencel™ markamızla yaptığı iş birliği çerçevesinde Comfy Mood koleksiyonunu hazırladı. Tekstil alanında yurt dışında da ülkemizi temsil eden markalardan Mavi Jeans ile iş birliği yaparak sürdürülebilir bir koleksiyon oluşturmalarına katkıda bulunduk. Ev tekstilinde Penelope markasıyla sürdürülebilir ev tekstili alanında öncü bir iş birliğine de imza attık.
“Refibra™ Teknolojisi, Tekstil Atıklarının Çöpe Gitmesini Engelliyor”
Tekstilde atık problemi çok ciddi bir boyutta. Moda endüstrisinin yılda 90 milyon ton atık oluşturduğu söyleniyor. Lenzing’in atık problemi için geliştirdiği Refibra teknolojisinin sektöre nasıl bir katkısı oldu?
Lenzing olarak kaynak verimliliğini artırmak ve küresel tekstil atığı sorununa bir çözüm bulmak amacıyla Refibra™ geri dönüşüm teknolojisini geliştirdik. Bu teknoloji, tüketici sonrası tekstil atıklarının değerlendirilerek sektörde döngüselliğin teşvik edilmesinde önemli bir rol oynuyor. Tencel™ X Refibra™ elyaflar, %30 oranında tekstil atığının kullanıldığı geri dönüştürülmüş hammadde içeriyor. Bu sayede tekstil atıkları sisteme, dolayısıyla döngüsel ekonomiye dâhil ediliyor. Refibra™ teknolojisi, tekstil atıklarının çöpe gitmesini engelliyor.
Bu teknolojiyi son olarak Lenzing™ Ecovero™ markalı viskon elyaflara entegre ettik. Tüketici sonrası tekstil atıklarından %20’ye kadar geri dönüştürülmüş hammadde içeriğine sahip bu teknoloji sayesinde küresel tekstil atıklarıyla mücadele için yeni bir çözüm sunuyoruz. Gelecekte ise bu oranı artırmayı hedefliyoruz.
“Sürdürülebilirlik Alternatif Olmaktan Çıkıp Zorunluluk Haline Geldi”
Sürdürülebilirlik ve çevre söz konusu olduğunda moda endüstrisinin zayıf bir sicili var. Moda endüstrisinin, uzun vadeli sürdürülebilirlik zorluklarını aşmak için gereken değişim rüzgârına ayak uydurabileceğini düşünüyor musunuz?
Dünya Bankası verilerine göre; tekstil üretim süreçleri küresel su kirliliğinin %20’sinden sorumlu ve tekstil endüstrisi temiz su kaynaklarını en çok kirleten ikinci endüstri konumunda. Moda endüstrisi tarafından her yıl 92 milyon ton tekstil atığı üretiliyor. 2030 yılına kadar toplam yıllık atık miktarının 148 milyon tona ulaşması bekleniyor. Bunun yanı sıra elyaftan elyafa geri dönüşüm oranı ise en fazla %1 civarında. Tüm bunlar bize tekstil sektöründe sürdürülebilirliğin bir alternatif olmaktan çıkıp zorunluluk haline geldiğinin sinyallerini veriyor. Moda endüstrisinin büyüklüğünü dikkate aldığımızda sürecin hala çok başındayız diyebiliriz.
Lenzing olarak döngüsellikle ilgili hedefleri sadece kendi içimizde geliştirip üretim süreçlerimize uygulamıyor, aynı zamanda tüm endüstriye de öncülük ediyoruz. Tekstil markalarına verdiğimiz danışmanlıkla süreçleri nasıl daha sürdürülebilir hale getireceklerini adım adım anlatıp beraber uyguluyoruz. Her yıl ‘İyi olanı bul’ çevresel sorumluluk kampanyası çerçevesinde markaların bu alanda algı oluşturmalarına ve tüketicileri teşvik etmelerine öncülük ediyoruz. Yıllardır değişmeyen mottomuz ise “Hepimizin sürdürülebilir bir dünya için yapacağı çok şey var.”
Giysi o kadar çok tedarik zinciri aşamasına sahip ki bitmiş bir giysinin ne kadar etik ve şeffaf olduğunu söylemek son derece zor. Tedarik zincirinde izlenebilirlik ve şeffaflık adına Lenzing olarak şeffaflığı artıran bir uygulamaya başladınız. Bu uygulama nasıl işleyecek, kazanımları neler olacak?
Lenzing olarak tekstil sektöründe artan tedarik zinciri sorununu ele almak için global tedarik zinciri çözümleri şirketi project44 ile iş birliği yaparak endüstriye öncü olabilecek bir uygulamaya başladık. Bu iş birliği ile “okyanus ötesi sevkiyatlar için gerçek zamanlı okyanus ötesi gönderi takibi izleme sistemi” ile tedarik zincirinin şeffaflığı ve verimliliğini artırma yolunda önemli bir adım attık. İş ortağımız project44’ün “Movement” adını taşıyan platformu ile tam entegre, gerçek zamanlı uygulama programlama arayüzü (API) kurduk. Oluşturduğumuz bu teknolojiyi gelişmiş yapay zekâ (AI), GPS sensörleri ve makine öğrenimi teknolojileriyle birleştirerek bir sistem geliştirdik. Bu sistem sayesinde artık müşterilerimize elyaf siparişleri hakkında sevkiyat durumu, konteyner konumu, gemi rotası takibi ve dünyanın dört bir yanındaki limanlara tahmini varış sürelerine gibi detayları gerçek zamanlı doğru bilgilerle destekliyoruz. Bunun yanı sıra Lenzing Elyaf Tanıma Sistemi, müşterilerimizin Lenzing™ elyaflarını üretimin her aşamasında tanıyarak kalite kontrol ve özgünlüğünü garanti ediyor. Bunlar sektöre öncülük eden çok önemli gelişmeler. Sadece biz değil iş ortaklarımız karbon ayak izlerini en aza indirmeye yönelik taleplerini artırdıkça biz de onları danışmanlık ve hizmetlerimizle destekleme konusundaki çabamızı artırıyoruz.
Geleceğin elyafı olarak tanımlanan Tencel™ ‘in küresel pazardaki geleceğinden bahseder misiniz?
Lenzing Group’un amiral gemisi markası olan Tencel™ ile 1992 yılından bu yana çevreye duyarlı üretim süreçleri aracılığıyla sektörde ilklere imza atarak, giyim ve ev tekstili segmentlerine yönelik elyaf çözümlerinin gelişimine yön veriyoruz. Selülozik kökenli ve biyolojik olarak parçalanabilir Tencel™ marka modal ve lyocell elyaflar aynı zamanda pürüzsüz doku, uzun süreli yumuşaklık, renk canlılığı ve renk tutma özellikleriyle sürdürülebilir tekstil üretimini hedefleyen marklar için kusursuz bir seçenek oluşturuyor. Tencel™ kapsamındaki ürün markaları arasında Tencel™ Active, Tencel™ Denim, Tencel™ Home, Tencel™ Intimate, Tencel™ Luxe ve Tencel™ for Footwear yer alıyor.
Tencel™ Lyocell elyafları çok yönlü kullanıma uygun olup kumaşların estetiğinin ve işlevselliğinin geliştirilmesine yönelik olarak çok çeşitli tekstil elyaflarıyla birleştiriliyor. Ayrıca tüketicilere nem yönetimi gibi avantajlarının yanı sıra üreticiler ve tasarımcılar için de sınırsız tasarım olanağı sunuyor. Tencel™ modal elyaflar, diğer elyaflarla karıştırılabilir ve geleneksel makinelerde işlenebiliyor. Bu sayede kumaşların rahatlığı ve konforu önemli ölçüde artırıyor. Tüm bu özellikleri nedeniyle hem tüketiciler hem de üreticiler için sunduğu avantajlar küresel sürdürülebilir tekstil pazarı için büyük bir potansiyel oluşturuyor.
Lenzing’in Türkiye pazarındaki konumundan bahsedebilir misiniz? Türkiye Lenzing firması için neden önemli?
Ticaret Bakanlığı Tekstil ve Hammaddeleri İhracatı 2021 Raporu’na göre; Türkiye’nin tekstil ihracatı, 2021 yılında 16,2 milyar dolar seviyesine yükselirken dünya pazarından aldığı pay %4,2 oldu. Türkiye dünyaya en çok tekstil ihraç eden dördüncü ülke konumuna yükseldi. Bu veriler bize aslında Lenzing için Türkiye’nin önemini gösteriyor. Hedefimiz dünya ihracatından bu derecede önemli pay alan Türkiye’nin sürdürülebilir tekstilde de bir üs haline gelmesini yerli üreticilerimizle birlikte sağlamak. Sürdürülebilir tekstilin önemine dikkat çekmek ve Türkiye’nin sorumlu ve sürdürülebilir tekstil üretimi konusunda hak ettiği payı alabilmesi için tekstil sektörünün temsilcileriyle belli dönemlerde bir araya geliyoruz. “Lenzing Buluşmaları” adını verdiğimiz bu toplantıların ilkini mayıs ayında tekstil sektörünün kalbinin Bursa’da gerçekleştirdik. İkincisini ise eylül ayında Denizlili ev tekstili üreticileriyle yaptık. Lenzing Buluşmaları’na önümüzdeki dönemde başka şehirlerde de ederek sürdürülebilir tekstil alanında farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz.
“Ürünlerimizin Hammaddesi Avusturya’da sertifikalı ormanlardan elde edilen ağaçlar”
Ağaçtan elyaf üreten bir firmasınız? Bu nedenle ağaç alımları firmanız açısından önemli olmalı. Ağaç alım kriterleriniz neler? Lenzing sürdürülebilir ağaçlandırma projeleri yapıyor mu?
Ürünlerimizin hammaddesi Avusturya’da sertifikalı ormanlardan elde edilen ağaçlar. Çok katı bir ağaç alım ve kullanım politikamız var. Sadece FSC® ve PEFC® sertifikalı olan, yani sürdürülebilirliği sertifikalanmış kaynakları kullanıyoruz. Lenzing’in üretim tesisleri de Chain of Custody sertifikalı. Avrupa Birliği Eko-etiketine (EU Ecolabel) sahip olan Tencel™ Lyocell ve Tencel™ Modal elyaflar, hem sürdürülebilir üretim süreçleri hem de iyi hissettiren özellikleriyle tekstil sektöründe sürdürülebilirliği destekliyor.
Aynı şekilde Tencel™ markamız tarafından kullanılan lifler ve filamentler, Lenzing Ağaç ve Selüloz Politikası’nın sıkı yönergelerine uygun, sertifikalı ve kontrollü kaynaklardan elde ediliyor. Çevreye duyarlı üretim süreçleriyle üretilerek, kompostlanabiliyor ve biyolojik olarak parçalanabiliyor. Böylece tamamen doğaya geri dönebiliyor. Üretim süreçleri ise USDA (ABD Tarım Bakanlığı) BioPreferred® Programı tarafından belirleniyor.